Merhabalar
Bayram öncesi yoğun geçen günlerin ardından arefe günü öğlen yollara düştük. İzmit yolunda peş peşe 3 kaza ve yoğun trafiği de gören çocuklar onca yol hiç çekilmez biz tekrar dönelim evimize demeye başladılar.Bizi ikna çabaları sonuç vermeyince çaresizce kabullendiler durumu.Giderken arabada üç tane şoför vardı, yorulmadık.
Gece saat 01 civarında annemlere ulaşmıştık.
İçeriye girdiğimizde sıcacık soba yanıyordu.
Annem kahvaltı hazırlamıştı mis gibi:)
Çaylar içilirken kısa bir sohbet sonrası vurduk kafaları yattık
Sabah erkenden kalktık.
Geçen yıl bayramda yalnızdık.Kendimi çok kötü hissetmiştim.
O gün bir daha burada bayram geçirmeyeceğim, demiştim nasibimizde bu yıl her iki bayramıda şehir dışında geçirdik.Ben ve eşim bu durumdan memnun ama çocuklar isyanlarda:))
Bayram demek kalabalıkla, eş dostla geçen günler demek benim için.
Bizim memlekette (Osmaniye) bayram namazından sonra aile içi bayramlaşılır sonra hemen kurban kesimine başlanır. Son yıllara kadar küçük baş kesilirdi bizde. 1 saat sürmeden biten kesim işleminden hemen sonra mangallar yanar kebaplar yapılır.Bu sırada nasibi olan eş-dost gelir mangal başına...
Bu bayram mangal başında 25 kişiden fazlaydık.
Eğlenceli, keyifli bir bayramdı bizler için
Bayramın 2. günü Maraş'a gittik. Çerkez düğünü için 1 gece köyde kaldık.Gittiğimiz köy dağ yamaçlarına kurulmuştu. Kar yağmıştı.Dışarıda güneş pırıl pırıl parlarken insanın kemiklerini donduran bir ayaz vardı dışarıda.Birde günün gecesi vardı.Çevre köylerden çok fazla genç geldi düğün yapmak için. Gecenin ayazında sokakta 1-2 saat anca dayanabildiler soğuğa:))
Büyükler salon düğününü istememişler "kolaya kaçtı" derler diye
Soğuktan donan gençler "diyen deseydi biz donmasaydık" dedi:)
Köy düğünü iki gün sürdü.İlk gün tamadelere (köyün ihtiyar heyeti diyorum ben) yemekler verildi.Akşamına çerkez düğünü yapıldı (kısa da olsa). İkinci gün gelin alma töreni ile düğün son buldu.
Yukarıdaki fotoğrafı Maraş yolundan dönerken çektim. Çok seviyorum bu görüntüyü. Doğal kırkpare diyorum:))
3. gün tekrar Osmaniye'ye döndük. Bir gece daha annemlerde kaldıktan sonra bayramın 4. günü yeniden eve dönüş yolunda bulduk kendimizi.
Yolculuğun büyük bölümünde arabayı ben kullandım. Sırf yukarıdaki manzaraya yetişebileyim diye bazen hız sınırını aştım. Ama yollar boştu, diye hemen kendimi savunmaya geçeyim:))
Tuz gölü yorucu ve stresli geçen tatil hediyesi oldu bana...Sevgili eşim ve çocuklar biran önce evde olmak istediği için gölde 15 dakika fotoğraf çekmeme izin verdiler.
Arabadan inmem, göle yürümem ve fotoğrafları çekmem hepsi 15 dakika sürdü.Olsun kısa ama verimli bir çekim oldu benim için:)
Bu fotoğrafımı yüklediğim gün fotoiz de günün başarılı fotoğrafları arasına seçildi.
Daha öncede iki fotoğrafım seçilmişti. Böyle güzellikler insanı biraz daha motive ediyor daha iyiye gitmek için.
Bayramın 4. günü sağ salim evimize döndük.Güzellikleri fotoğraf kareleriyle ölümsüzleştirdik. Çirkinlikleri ise yüreğimizden, zihnimizden silip attık....
Tüm dostlara güzel günler diliyorum.
Nice bayramları inşallah sevinç ve çoşkuyla karşılayıp yaşayalım hep birlikte
Selam ve sevgilerimle
Müthiş fotoğraflar elleriniz dert görmesin ve dilerim anılarınız hep güzelliklerle dolsun.
YanıtlaSilSevgi ve muhabbetlerimle...
Hamiyet hanım, çok teşekkür ederim.
YanıtlaSilMesajınızı okurken uzun zamandır görmediğim özlediğim bir dostuma kavuşmuş gibi oldum:)
Sevgilerimle...
bu fotograflar yılın başarılı fotografı olmalı.İnan hayranlıkla izliyorum hem azim geliyor hem de umutsuzluk fotograflarını gördükçe.Ben başaramam boyle güzellikleri oluşturmayı diyorum.Ama çok isterdim.Ellerine sağlık canım...Harikalar yine..
YanıtlaSilFotograflarin hepsi birbirinden enfes, Sevgiler.
YanıtlaSil