Tam 5 saattir bilgisayar başından kalkmadan fotoğraflarla uğraştığımı fark ettim...
İbadete bu kadar zaman ayırsam iyi bir kul olma yolunda bayağı yol katederdim herhalde:)
Fotoğrafa ilk başladığım günlerden kalma bir kaç kareyi yeniden düzenledim.
Şu papağanın olduğu fotoğrafı görünce kahrımdan ölsem müstahak:)
Bugüne kadar sadece bir yarışmaya fotoğraf göndermiştim
Geçenlerde özgürlük konulu bir fotoğraf yarışmasından haberdar olmuş ama elimde fotoğraf olmadığından katılmamıştım.
Neyse nasip, diyerek kendimi teselli ediyorum:)
Eskiden çocuk esirgeme yurdu olarak kullanılan bu ahşap bine ve Kapadokya fotoğraflarını ise d50 ile çekmiştim.D50 sanırım 5 megapikseldi....Şimdi şu gökyüzünü d50'nin babası olan makineyle bile zor çekiyorum.Makine bir yere kadar önemli fakat asıl önemli olanın makinenin arkasındaki göz ve objektif olduğunu tekrar söylemeliyim:)
"En iyi makine, en güzel fotoğrafı çekseydi, en iyi daktiloya sahip olan da en iyi romanı yazardı.'' Bu sözü okuyunca aklıma sen geldin :)
YanıtlaSilSonra baktım ki sende retwett etmişsin :)
İnanıyorum ki,sen hangi makineyle çekersen çek,içindeki tılsımla en güzel kareleri yine sen donduracaksın..
Muhabbetle..
ya sen nerdesin kiiiii.
YanıtlaSilhiç okumadım yazılarımı.
:)
bari bugünkü derin p.i. onu okusana.
bir de bende mimin vaaar.
:)
Fotoğraflar harika. Çok başarılısın bu konuda, net olarak görülüyor :)
YanıtlaSil