24 Eylül 2011 Cumartesi

Beyoğlu sokakları&Sapphire

Yine ben:)
Blogum ile ilgilenmeyeli bir hayli zaman oldu
Çok fazla gezdiğimden çoluğa çocuğa bile zaman ayıramaz oldum
Bloğuda bu sebeple aksattım hep.
Şimdi yeniden Allah izin verdiği sürece gezip gördüklerimi paylaşmaya devam edeceğim.

Bir hafta önce arkadaşımla Karaköy de buluştuk.
Yürüyerek Galata kulesinin olduğu sokağa kadar çıktık.
Galata kulesinin çevresindeki dükkanları gezdik.
Bir dükkan keşfettim, tam benlik:)
Dükkanın içi rengarenkti
Kıyafetler çok farklı ve güzeldi.
İlk fırsatta yeniden gidip dükkanın içinde bol bol fotoğraf çekeceğim mağaza yetkilisi izin verirse:)

 Galata'ya giden sokak üzerinde bu kahvenin ikram edildiği hoş bir cafe keşfettim.Çok fazla kahve kültürüm olmasa da birlikte gezdiğim arkadaşın kahve delisi olduğunu öğrendim:)
"Kahve" deyince aklıma ilk Hicran gelir.Şimdi Hicran'dan sonra kahve bana Esra'yı hatırlatacak:)

 Bu şirin graffiti Esra'nın vesilesiyle dikkatimi çekti. Ama gerçekten çok şirin değil mi:)

 Galata kulesinin hemen yanındaki bir dükkanın kepengine ait görüntü...

 Bu yol, sizi ikinci el kıyafetlerin, ayakkabıların ve çeşitli ev aksesuarlarının satıldığı bir dükkana götürüyor.Dükkanın içinde ağır bir koku sizi karşılıyor. Ama dükkanın girişi insanın ömrüne ömür katacak cinsten...
 Galata sokaklarını gezmeyi bırakıp Beyoğlu'na doğru yol aldık. Rotamız Sahaf festivaliydi... Bir bavul dolusu siyah&beyaz fotoğraflarında satıldığı sahafları ziyaret ettik. Kitaplar çok uygundu.Gönül bir kaç tane kitap alarak sahafçıların yanından ayrılmak isterdi ama sırtımda fotoğraf makinesi ve yardımcı ekipmanları taşıdığım oldukca ağır bir çanta vardı.Hiç bir şey almadım bu sebeple.


 Sahafçılara yaptığımız geziyi bitirip tekrar Galata kulesine gittik.Kule yanındaki Alengirhane stüdyosunda eğitime katıldık. Safaristanbul'un ücretsiz olarak düzenlediği stüdyo fotoğrafçılığı konusunda eğitim aldık.Yukardaki fotoğraf stüdyo ışıkları altında çektiğim ilk denemem. Eskiden photoshoplu fotoğraflar kabul görmüyordu.Şimdilerdeyse photoshop uygulanmamış fotoğrafa fotoğraf demiyorlar neredeyse. Olsun ben yinede hala photoshop olabildiğince az hatta hiç uygulamıyorum diyebiliriz.

 Esra ile eğitim sonrası yeniden İstiklal caddesinde yürümeye başladık. İstiklalde her an yeni bir şeylerle karşılaşabiliyorsunuz. Yukardaki sihirbaz amcamızı çocuklar kadar büyüklerde ilgiyle izliyordu...

 Bu gurubun bütün üyelerine hayran kaldım. Etrafa yaydıkları ışık o kadar sıcak ki insan kapılıp gidiyor müzik eşliğinde...
 Önümüzdeki günlerde tekrar gitmek istiyorum sırf bu gurupla tanışmak ve hatta cdlerini almak için...

 Esra ile yollarımız İstiklalde ayrıldı. Esra tekrar sahafçıların yoluna bense metroya doğru yürümeye başladık.
Bizim ahali ile Sapphire de buluşacaktım. Gecikmelide olsa aile üyeleriyle bir araya gelebildik İstanbul'un en yüksek binasında...
Sapphire bu ikinci çıkışım. İlk çıkışımda çektiğim fotoğraflar daha güzeldi.İlk fırsatta onları ayrı bir sayfada paylaşırım inşallah.
 İstanbul'u böyle tepeden seyreylemek güzel ama Otağtepe, Çamlıca bir başka güzel....
Bizim veletler manzarayı sevseler de asıl helikopter simülasyonuna hayran kaldılar. Sırf bunun için bile gelinebilirdi, dediler.Gerçekten çok keyifli bir şey. Eğer bir gün yolunuz düşerse mutlaka bu zevki deneyimleyin derim.
Bugün öğlen de fotoğrafa yeni başlayan bir arkadaşımla Balat'a gidiyoruz.
Hayatın güzelliklerini her daim paylaşmak dileğiyle..

Selam ve sevgilerimle..

4 yorum:

  1. Hayatın renklerini ve doyumsuz tatlarını bizimle paylaşmışsınız teşekkür ederim. Mutlu hafta sonları diliyorum. Sevgiyle ve muhabbetle...

    YanıtlaSil
  2. Emek,güzellik ve doğallık kokan muhteşem fotoların için bir kez daha gönül dolususu teşekkürler canım..Seninle adeta canlı canlı gezdim..Harikasın.

    YanıtlaSil
  3. Çok teşekkür ediyorum:)

    Güzeli, iyiyi yaşamak ve paylaşmak dileğiyle

    Selam ve sevgiler:)

    YanıtlaSil
  4. muhteşemmsin,
    Beyoğlunda kaybolup sokak sokak gezmek istiyorum.. :)

    YanıtlaSil