19 Kasım 2010 Cuma

Bursa-Cumalıkızık Köyü

Öncelikle tüm dostların ve okuyucuların Bayramını kutluyorum.
Biliyorum kutlama için geç kaldım ama virüsler sağolsun....Bayram hediyesi olarak gelip bilgisayarıma yerleşmişler:) Şuan yazı yazmak yada herhangi bir işlem yapmak işkence gibi.

Gurbette Bayram çok zormuş.
Milletin Bayramlarda neden tatile gittiğini artık çok iyi anlıyorum ve eleştirmiyorum.
Evde kalıp geleniniz gideniniz olmayınca yalnızlığınız gerçeğiyle yüzleşmek bir Bayram gününde daha çok can acıtıyor.
Küçük yerlerde de eski Bayramların tadının olmadığı söylensede hala Bayramlar Bayram gibi kutlanıyor.
Haklarını vereyim; eşimin büyük yeğeni ve büyük veledin arkadaşları gelen diğer ziyaretcilerimizdi.
Bizde büyüklerimizi ziyaret ettik bir akşam ve Bayram bitti....
Hiç böyle Bayramlara alışık olmadığım için bu Bayram moralim çok bozuktu:)

Bayramın ilk günü Bursa'ya eşimin ablasını ziyarete gittik.
Madem Bursa'ya kadar geldik Cumalıkızık'ı da görelim, dedik.
Bursa'dan 15-20 dakikalık bir yolculuk sonrası Cumalıkızık'a ulaştık.
Olumsuz bir çok eleştiri okumuştum köy hakkında.
Eğer sizde doğallıktan yanaysanız gördüğünüz manzara sizinde çok hoşunuza gitmeyebilir.
Adım başı tezgah kurulmuş.
Bayram vesilesiyle sokaklar çok kalabalıktı doğru düzgün boş bir bol yol bulupta fotoğraf çekemedim diye yanarım:)
Taş yolları,
Farklı tonlarda boyalı evler en çok hoşuma gidenlerden oldu.

Gelelim fotoğraflara.
İlk fotoğraflar İstanbul-Yalova arasında çektiğim martılar.
Büyük veled "anneeee yeter hadiii, senin bir sürü martı fotoğrafın var zaten" diye isyan etti:)
Sevdalıysanız martılara ve fotoğrafa ikisinin bir araya geldiği zaman dilimleri ne kadar uzun olursa olsun asla yeterli gelmez...

















Yeniden başka bir paylaşımda görüşmek dileğiyle...

Selam ve sevgilerimle..

2 yorum: